Trendyol Süper Lig’in 29. haftasında Beşiktaş, sahasında Galatasaray’ı yenilgi ile tanıştırdı. Siyah beyazlılar, derbiden 2-1 galip ayrıldı. Fotomaç gazetesi yazarları, Beşiktaş-Galatasaray maçını dikkat çeken tabirlerle değerlendirdi. İşte o yazılar…
MUSTAFA ÇULCU – KIRMIZI YANLIŞTI
Beşiktaş taraftar yardımını gerisine alarak ilk 10 dakikada iyi göründü. Sonra Galatasaray oyunu dengeledi. Beşiktaş önde basarak Galatasaray’ı yanlışa zorluyor. Her iki takımda da oyunu organize edecek pas trafiğini ayarlayacak lider oyuncu yoktu. Solskjaer’in santrforsuz oyun planında Rafa Silva gezerek serbest oynuyor.
Joao Mario santrfor gibiydi. Muçi ve Rashica hem savunmaya hem hamleye destek veriyorlar. Frankowski’nin bölgesini Beşiktaş nakış benzeri işledi. Rafa 68 metre top sürdü ve o kanattan gelerek golü attı. Golde Sanchez çaresiz kaldı. Frankowski pimi çekilmiş ek bombasıydi 35’de patladı ihraç oldu.
Yasin Kol maça kolay temaslara bilhassa Beşiktaş lehine çaldığı faullerle başladı. 8 faul hepsi Beşiktaş lehine 9. faul 29. dakikada Galatasaray lehine ilk faul oldu.
Muçi’ye yaptığı faulde Frankowski’ye çıkan sarı kart doğruydu. Sonra VAR, hakemi ‘Bariz Gol Şansı İhlali’ münasebeti ile OFR ye çağırdı. Hakem izledi sahaya döndü sarıyı iptal etti Frankowski’ye kırmızı kart çıkardı. VAR müdahalesi külliyen yanlış bir uygulamaydı. VAR’ın karışmaması gereken bir durumdu. Hakem OFR’de izlemesine karşın doğru olan ilk kararının arkasında duramadı.
Beşiktaş’ın 38’de Muçi ile attığı iptal edilen golde ilk anda Gedson ofsayttı ve iptal doğru. Svensson’a çıkan sarı kâfi. Masuaku ile Barış didişmesine çıkan sarılar doğru. 78’de Galatasaray Davinson-Emirhan konumunda penaltı bekledi devam kararı doğruydu. Barış 81’de Masuaku’nun ayağına basıyor ikinci sarıdan ihraç olmalıydı, hakem sabretti.
7 FIFA hakemi meskenden otururken FIFA hakemi olmayan Yasin Kol’un bu derbiyi yönetmesi her hakeme nasip olmayan onun ismine ise gurur verici bir durumdu. Yanılgı yaptı mı, yaptı ama ezilmedi.
Tebrik ederim. Bariz gol şansı konumunda ilk kararının arkasında durabilseydi kral olurdu. Son dakika VAR’dan gelen önemli faullü oyundan Semih’in ihracı doğru. Herkese iyi bayramlar dilerim.
TURGAY DEMİR – RAFA KALDIRILDI (!)
Beşiktaş için,”Demansla mücadele eden canım babam gibi… Kah ulu tarihini hatırlayıp Lyon’u, Bilbao’yu, Fenerbahçe’yi yeniyor, Galatasaray’a beş gol atıyor, kah ismini bile unutup dokuz yahut on kişi kalan sıradan rakiplere yeniliyor” demiştim..
Dün ulu tarihi hatırlama günüydü… Gözlerinden belirliydi, kazanacaklardı. Buna karşılık heyecan-panik arası hislere esir olmuş bir G.Saray vardı. Beşiktaş tarafında Joao Mario yönetiyor, Chamberlain geriyi süpürüyor, Rafa Silva özgür biçimde soldan, sağdan bindiriyordu.
Nitekim bu türlü bir pozisyonda orta sahadan aldığı topu 68 metre sürüp, Sanchez’e de feyk attıktan sonra Muslera’nın en zayıf yerine, kapattığı köşeye vurup adeta iğne deliğinden geçirdi topu. Galatasaray bir yandan panik halinde denemeler yaparken diğer yandan Yunus, Sara başta bir çok oyuncunun etkisiz kalışları önde çoğalmalarını önlüyordu.
Morata’nın oyun durduktan sonra kaleye vurduğu topu Mert Günok biraz da gayriciddi yaklaşıp “olmayan” golü yemişti! Torreira, Morata’dan kopya çekercesine aynı yerden vurup golü atınca on kişi olmasına karşın G.Saray’a bir can geldi. Fakat bu maçı kazanmaya kararlı, “Benden oburu namağlup şampiyon olamaz” dercesine oynayan bir Beşiktaş vardı.
Gedson’un golünden sonra Beşiktaş farka gidebilirdi. Tabir yerindeyse G.Saray’ın namağlup şampiyonluk ümitleri dün gece RAFA kaldırıldı!.. O unvan Beşiktaş’a ait. NOKTA. Gösterilen iki kırmızı kartında doğru olduğunu ve bunun yabancı VAR tarafından verildiğini hatırlarsak Beşiktaş’ın neden yabancı hakem istediğini de anlamış oluruz.
LEVENT TÜZEMEN – OKAN HOCANIN ÖNEMLİ ZFIYDI
Milli takım arası Galatasaray’a yaramamış. Okan Buruk ve oyuncuları, derbinin ne kadar çok önemli olduğunu mlesef zihinsel olarak kavrayamamış. Yalnızca milli takıma gitmeyen oyuncular kendilerini daha canlı tutmuş. Zayıf motivasyon Galatasaray’ın derbide puan almasını engelledi.
Okan Buruk ne yazık ki Beşiktaş maçlarına kafaca iyi hazırlanamıyor, kenardan da maçı yönetme konusunda zafiyet yaşıyor. Derbide Beşiktaş Rafa Silva ile golü buluncaya kadar daima Frankowski’nin bölgesinden atak yaptı ve Okan hoca bu bölgeye bir türlü tedbir almadı. Galatasaray’ın 10 kalmasında da Frankowski’nin büyük yanlışı vardı.
Frankowski tam bir sağ bek değil. 3’lü defansın önünde oynayan atağa yönelik bir oyuncu. Polonyalı oyuncu, hafta içinde ‘Ben kanat bek oynamak istiyorum’ diye bir açıklama yaptı. Okan Buruk Frankowski’nin bu mesajını mlesef görmemezlikten gelmiş. Bu ortada golde Frankowski kadar pozisyon yanılgısı yapan ve kendisini yere bırakan Davinson Sanchez ile kapattığı köşeden golü yiyen Muslera kusurluydu.
Torreira’nın eksiksiz golüyle soyunma odasına 1-1 girmek G.Saray için büyük bir talihti. Ben Okan hocadan Lemina atılımını ikinci yarının başında bekledim. Ayrıyeten Yunus da sakatlığından ötürü eski çabukluğunda ve suratında değil.
Morata’yı oyunda tutmak, orta sahayı güçlendirmemek, ‘1 puanı cebime koyayım’ dememek ve buna anlayışa göre bir oyun planı belirlememek Okan hocanın önemli zfıydı. Ne oldu? G.Saray hem derbiyi hem de namağlup unvanını kaybetti. Şampiyonluk yarışında ruhsal bir olumsuzluk yarattı.
ZEKİ UZUNDURUKAN – RAF ÖMRÜNÜ TAMAMLAYANLAR!
Haftalardır yabancı hakem tartışmalarının gölgesinde kalan Türk hakemliği, dün tarihi bir imtihan verdi. Yerden yere vurulan, çok ağır tenkitlere mazur kalan Yasin Kol, olağanüstü bir maç yönetti ve Türk hakemliğinin yüz akı oldu. Sahada dik durdu, gördüğünü çaldı, gözleri adeta birer radariydi. Sahanın her metrekaresinin adeta tomografisini çekti Yasin Kol!
Tribün atmosferinden etkilenmedi. Kritik durumları iyi çözdü. Yardımcıları ile ahengi da çok yeterliydi Yasin Kol’un. VAR Odası ile etkileşimi de harikaydı. VAR monitöründen izleyerek verdiği iki kırmızı kart da doğruydu. Türk futbolunun işte bu türlü yürekli hakemlere gereksinimi var.
TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nu da MHK’yi de Yasin Kol tercihi nedeniyle tebrik ediyorum. Beşiktaş yönetimi, bu maça yabancı hakem istedi. Demek ki sahada savaşırsan, maçı iyi bir hakem yönetirse emeğin asla heba olmaz. Kazanan sen olursun! Türk hakemle de kazandın işte!fakat aslanlar gibi maç yöneten bir Türk hakemle kazandın!
Derbiye gelecek olursak; Galatasaray, Alany ve Antaly maçlarının öncesindeki Galatasaray olarak Dolmabahçe’ye gelmiş. Tekrar çok formsuz bir Galatasaray, tekrar sıkıcı bir futbol oynayan Galatasaray gözlemledik.
Beşiktaş ise harika taraftarının dayanağı ile maça iyi başladı. Santrforsuz oyuna karşın Rafa Silva gibi bir yıldızının sayesinde öne geçti Kara Kartal! Rafa Silva, tam 68 metre top sürerek Galatasaray ceza alanına girdi, bu uzun yol boyunca onu kimse durduramadı.
O Rafa Silva, topla kat ettiği bu uzun seyahatin sonunda Muslera’yı kapattığı köşeden avladı. Sonraki dakikalarda oyunu dengeleyen Galatasaray, Torreira’nın jeneriklik golüyle skoru eşitledi. Torreira’nın ağlara giden şutunda uzaklık 30 metre, topun suratı ise 113 kilometre idi.
Beşiktaş, ikinci yarıda çok iyi bir oyun çıkardı. Bunda Galatasaray’ın 36’da 10 kişi kalmasının rolü büyük oldu. Hafta boyunca A Spor’daki yayınlarımda hep şunu söyledim: ‘Galatasaray’ın zayıf karnı Frankowski.’ Okan hoca, böylesine çok önemli bir maçta bu kadar sıradan oynayan Frankowski ile maça nasıl başlar onu da anlayamadım.
Oynat Kn Ayhan’ı. Çok daha başarılı olurdu. Sonuç olarak Galatasaray bir yerde kaybedecekti. Beşiktaş, hakkıyla kazandı. Galatasaray’ın 28 maçlık yenilmezlik unvanını bitirdi. Beşiktaş’ta Rafa Silva, Gedson Fernandes, Rashica, Masuaku ve Muçi çok tesirliydi.
Galatasaray’da Gabriel Sara ve Osimhen tel tel döküldü! Barış Alper bal yapmayan arı misali… Muslera ise adeta ‘Ben Galatasaray’daki raf ömrümü tamamladım’ derydi. Yenilen iki golde de kusurluydu. Galatasaray, cebindeki puan kredisini çok erken tüketmeye başladı. Ayrıyeten ortada Galatasaray ismine kötü bir oyun var.
Takımın omurgasını oluşturan oyuncular da eski imgelerinden çok uzaklar. Galatasaray ismine bu gidişat hiç iyi değil. Bu oyun Galatasaray’a şampiyonluk kaybettirir!