Son dakika Fenerbahçe haberleri: UEFA Avrupa Ligi’nin 7. haftasında Fenerbahçe ile Lyon karşı karşıya geldi. İki takım sahadan 0-0’lık beraberlikle ayrılarak puanları paylaştı. Fotomaç Gazetesi yazarları, Fenerbahçe – Lyon maçını dikkat çeken sözlerle değerlendirdi. İşte o yazılar… (FB spor haberi)
MUSTAFA ÇULCU – SOSSA TUTARSIZDI
Mali durumları zirve yapmış problemleri olan Lyon, Avrupa Ligi’nde en fazla geçiş atağı yapan ekiplerden biri. Top ile rakip ceza alanında buluşmada 2. sırada. Hem kişisel yetenekleri hem de hamle setleri iyi olan bir takım. Fenerbahçe önde baskı ile başladığı oyunda risksiz, denetimli ve inançlı, zaman zaman istekli oyunla atarım üstüne yatarım olmazsa Mourinho’nun hedeflediği ve istediği bir puanı alırım dedi ve de aldı. Maximin ve Cengiz’e jübile yapılan bir maç oldu güya.
Simone Sozza, 37 yaşında bu sezon İtalya Süper Kupa Final’indeki Inter-Milan maçını yönetti lakin çok da yetenekli diyemeyeceğimiz bir hakem. Maçın çabucak başında Cherki topla çıkarken ayağından açınca boştaki sol ayağı ile Fred’in aşiline o denli bir bastı ki; sınırda denetimsiz hareketi net sarı olmalıydı ama skandala bakın ki faulü Lyon lehine verdi. Cherki bir ayağa basmayı da Osayi’ye yaptı. Hakem sarıyı geçtim faul bile vermedi.
Lyon’lu oyuncular zaman geçiriyorlarhakem oyunu okuyamadığı için tedbir alamıyor. Kumbedi’nin topun üzerinden bacak dik durumda kayarak geliyor Szymanski’ye gaddarlık içeren bir faul yapıyor. Futbol anlayışımıza göre sürat, şiddet, acımasızlık içerdiği için sahada net kırmızı kartfakat hakem sarı kart gösterdi. 50 yaşındaki VAR hakemi Mazzoleni’nin devreye girmemesinin tek münasebeti ayağın bir kısmı boşta görünüyor ”Limitli temas-border line” diye düşünmüş olabilir!
İlk yarı bitmek üzereyken bu sefer Niakhate kayarak İrfan Can Kahveci’ye bir faul yaptı, hareket net sarı kart ama hakemin aklı ilk pozisyonda kaldığı için bu defa kusurlu bir kararla direk kırmızı kart çıkardı. VAR devreye girdi OFR’de pozisyonu 20 saniye izledi sahaya döndü, doğru kararla kırmızı iptal sarı da kaldı. Abner’in Dzeko’ya yaptığı faule kart göstermedi. Amrabat kayarak geldi temas yok ama sarı gördü! Tüm bu kararlar verilen verilmeyen faullerden sonra gel de ”niyet” okuma! En- Nesyri sağ eline çarpan top önüne düştü vurdu gol oldu elle oynadığı için gol iptali doğru. İtalyanların umutlu oldukları hakem buysa…
EMRE BOL – UYUTARAK!
Bu oyuna, “kötü oyun mu” yoksa “balans oyunu mu” demek gerekir bilemedim. Mourinho’nun tamamen taktiksel ve oyun disiplinini bozmadan almak istediği 1 puan vardı. Bunu ben değil şahsen kendisi söylüyor aslında… İlk 24 için yalnızca 2 puan almanın kâfi olduğunu şahsen kendisi dile getirdi.
Zaten alandaki oyunda buna yönelikti. Top Fenerbahçe’deyken üçlü savunma, top rakibe geçtiğinde beşli bekledi, sarı- lacivertliler… Orta alanda Amrabat baskıya gidip, Fred serbest oynayınca anlaşamıyorlar dediğimiz ikili epeyce uyumlu göründü. Demek ki Fred’in geçen sezon olduğu serbest bırakılması gerekiyor.
Maç başından sonuna Mou’nun istediği gibi oynandı. Müsabakayla ilgili en dikkat cazibeli şey Szymanki- Yusuf Akçiçek kanadı oldu. Genç Yusuf son derece iyi mücadele etti. Szymanski ise müsabakanın yıldızıydı. Sol kanatta şimdiye kadar birçok isim denedi, Mourinho… Lakin neredeyse hiç biri Szymanski tesiri veremedi. Bundan sonra Fenerbahçe’nin sol kanat rotasyonunda onun da ismi olacak. Hatta o bölgeye transfer yapılmazsa her türlü Maximin’den daha uygundur.
Mourinho’nun özellikle Avrupa Ligi maçlarında taktiksel olarak ne kadar çok önemli işler yaptığını bir defa daha gördük. Savunmada bu kadar eksik varken, rakibini adeta uyutarak istediği 1 puanı hanesine yazdırdı. Son maçta alınacak 1 puan ilk 24 amacına götürecek gibi görünüyor. ama eksi olan averaj büyük sıkıntı… Çünkü ilk 24 için iş averaja kalabilir.
GÜRCAN BİLGİÇ – BIÇAK SIRTI!
Bir gün önce Mourinho eksik oyunculardan on bir kişilik bir takım saydı. Yalnızca sakatlıklar değil, UEFA’ya bildirilen listenin de eksikleri vardı onların arasında. Nerden bakarsanız yanlış planlamanın yapıtı olan, genç Yusuf’u Lyon benzeri sert maçta üçlü defansın kıymetlisi yapan maç geldi karşımıza. Szymanski ile Osayi kanatlardan sorumlu.
Yani; ikinci yarı Fransızların Fenerbahçe’yi mahkum ettiği “beşlinin” kesimi da oldular. İlk yarıdaki “hükmün”, ikinci 45’e taşınmaması, Mourinho grubunun bu yılki klasik yetersizliği aslında. Rakip baskı yaptı, pasla çıkamadılar, uzun oynadılar, onlar da kapıp topu tekrar geldiler üstlerine. Skorun beraberlikte kalması aslında iki takımın da istediği. Bir kazaya uğramadan son maçta işi çözmek cepte kalsın modeli.
Lyon’un planlarını İtalyan VAR hakemleri bozabilirdi. 31’de Kumbedi’nin sarı kartı için incelemeye bile gitmeyenler, 45’te Niakhate’ye çıkan kırmızı için hakemi çağırdılar. Roma’da İtalyan hakemlerden şikayetçi olan Mourinho’nun kabusu Kadıköy’de de peşini bırakmamıştı anlaşılan. Atılım şayısı da kısıtlıydı, Maximen ile bir nefes vermek istedi takıma. O kadar baskı yediler ki, ön taraf etkisiz eleman haline gelmişti. Sonrasında Dzeko ile birlikte Lyon’u yeniden geriye itip, maçı “gol arayışları” kısmına taşıdılar.
İlk yarının harikulade tribünleri de takım ikinci 45’te sessizdi. Onlar da umudun peşine heyecan taşıyarak kıpırdandılar. Defansif dikkat ve İrfan Can Eğribayat’ın kurtarışları Fenerbahçe’yi argümanın içinde tuttu. Mevcut kurallara, Lyon’un gücüne baktığımızda bir puan “iyidir” kısmında kaldık. Fred’in ayakta tuttuğu orta saha ile direndiler. Mourinho’nun kırmızı kart üstüne konuşmasını bekleyeceğiz. Takım neden önde baskıyı doğru yapamıyor, neden her rakip baskı yaptığında topu çıkaramıyor kısmı gümbürtüye gidecektir. Tekrar de kaybedilmemesi gereken süreçti. Heyecan yapmadan akıllı kaldılar.